Safiye Sultan (I-II-III) Cilt – Ann Chamberlin, pdf kitap bölümümüzde 2008 senesinde kaleme alınan Safiye Sultan (I-II-III) Cilt – Ann Chamberlin kitabını sizlerle paylaştık. Safiye Sultan (I-II-III) Cilt – Ann Chamberlin kitabının detayları..
Safiye Sultan (I-II-III) Cilt – Ann Chamberlin – Özeti
Safiye Sultan (I-II-III) Cilt – Ann Chamberlin
Kısa Özeti
İsmihan Sultan, Kanuni Sultan Süleyman’ın Torunu, Sokullu Paşa’nın karısıdır. Giysiden yana zengin, ilgiden yana yoksul büyütülmesine karşın altın gibi bir kalbe sahiptir. Çoğu Harem kadının olduğu gibi onunda kendine ait bir hadımı vardı. Hadım Abdullah Venedikli bir İtalyandır.
Amcasının gemisinde 2.Kaptan olarak gelmiş, ardından ise kötü kaderi onu köle pazarına sürüklemiş arkasından, Pera’da acımasız bir el bütün güzel şeyleri, aşklarını ve umutlarını koparıp atmıştır. Bu haliyle ona bütün yaşama ümidi veren sahibesi İsmihan’dır. Aralarındaki bağ büyük bir aşktan dahada güzeldir. Onun için herşeyi yapabilir, fakat İsmi-han’ın en büyük sıkıntısı Sokullu Paşa’ya bir çocuk verememesidir.
Doğan bebekleri bir-iki saat yaşayıp ölürler.Abdullahın bu durumda dahada fazla tedirgin olduğu şey İsmihan’ın üvey annesi Nur Banu Sultan’ın hareminde bulunan kadınlardan birisi olan Safiye’dir.Safiye’ninde bir İtalyan olmasına karşın sarı saçları, badem gözleri ile bir hilale andıran bu kadının bütün kötülükleri yapabileceğine inanır ki ondan korku ile birlikte nefret eder.
Venedikli Safia Baffo 1562’de hareme katıldığında halen 14 yaşındadır. Gelmesinin asıl amacı güç ve bunun ona sağlayacağı sınırsız imkanlardır. Bu olanakları Venedik’te kalsaydı asla sağlayamazdı. Gençti ve erkekleri çıldırtan bir güzelliği, çılgın bir zeka ve doymak bilmeyen arzuları vardı.
İmparatorluğun kadınları daima kalın perde ve tahta kafeslerin ardında sıranın onlara gelmesini beklerken Safiye bunu istemez, o yalnızca güç hatta imparatorluğu ister, bunu elde etmek içinde önüne geçeri sıra sıra aşmak için planlar yapar. Sultan Süleyman yaşlı olmasına karşın çok dinamiktir. Ondan sonraki varis oğlu Selim’dir. Lakin Selim böyle bir konumu kaldıracak gibi görünmemekte ve içkiye düşkünlüğü yüzünden sürekli olarak babasından ikazlar alır. Safiye’ye göre en uygun aday Selim’in oğlu Murat’tır.
Muratın annesi Nur Banu durumun farkındadır. Lakin Safiye Murat’ı çoktan ele geçirmiştir. Kısa zamanda onun gözdesi olur. Murat her hususta Safiye’ye danışır ve onu yanından hiç ayırmaz. Sultan Süleyman bu durumdan çok tatmindur. Selim’e vermesi gerekirken Manisa Sfakat Beyliğini Murat’a verir. Safiye halinden tatmindur çünkü Murat onuda Manisa’ya götürmüştür.
Nur Banu Venedikli Şeytana oğlunu kaptırmamaya niyetlidir ve Murat’a Safiye ile evlenmeyeceğine söz verdittirir. Bu kötüdür çünkü Safiye’nin tek amacı padişahın karısı olmak ve perde arkasından da olsa Osmanlı’yı yönetmek ister. Murat Manisa’da Safiye için bie camii yaptırır. Bu bir kadın için en yüce mertebedir. Manisa yerine Kütahya’ya gitmek zorunda kalan Nur Banu içinse bu bir kıskançlık krizidir.
Bütün çabalarına karşın Safiye Murat’tan hamile kalır. Bu arada İsmihan’da hamiledir ve haremin ebelerinden Ayva daima İsmihan’ın yanındadır. Lakin İsmihan’ın çocuğu yine dünyaya geldiktan birkaç saat sonra yine usulca annesinin kucağında can verir.
İsmihan artık dayanamıyordur ve Manisa’ya hem kocasının yanına hemde Safiye’nin yanına gitmek ister. Lakin karadan gitmek uzun zaman alacağı için denizden gitmek en uygunudur. Lakin Manisa’ya gidecek bir gemi bulmak çok zordur. Abdullah uzun çabalar neticesinde hanımını kırmamak için Sakız Adası’nda bir hristiyan gemisi bulur. Geminin kaptanı Guistıniani Abdullah’a özğürlüğünü seçebileceğini ve gemisinde 2. kaptan olarak çalışabileceğini de söyler. Abdullah büyük bir kararsızlık yaşar bir yanda kendince yarım bir özğürlük diğer yanda sevgili, bircik sahibi İsmihan mevcuttur.
Yola çıktından sonra ilk durak Sakız Adası’dır. Yalnız Osmanlı İmparatorluğu ile Sakızlar içinde bir vergi anlaşmazlığı olmuştur. Osmanlılar gemilerini Sakıza doğru yollarken Prenses İsmihan’ın orada olması çok büyük tutarsızlıktır ama akıllı hadım kendi özğürlüğü pahasına hanımını kurtarır ve Manisa’ya götürür. Bunun yanı sıra Safiye Şehzade Murat’tan bir oğlan doğurmuş ve adını Mehmet koymuşlardır.
Osmanlı hanedanının birden fazla şehzadesinin olduğu gibi, tahtın ilk varisi Murat’ın oğlu Mehmet’inde annesi Venedikli bir hristiyandır. İsmihan , Abdullah ile İstanbul’a geri dönerken Safiye Murat ile Manisa’da kalır. Bu arada Macaristan seferi sırasında Kanuni Sulatan Süleyman ölür. Sokullu Paşa bunu orduya belli etmemek için çok çalışır. Orduya kışın bastırması ile geri dönüleceği söylenir. Çünkü seferin tam ortasında Sultanın öldüğü haberi ordunun dağılmasına sebep olabilir. Uzun çabalar sonunda İstanbul’a yaklaşılması ile haber herkese verilir.
Kanuniden sonra yerine Safiye’nin beklediği gibi Murat degil Kütahya Sfakat beyi Selim tahta çıkar. Lakin Selim babası gibi korkusuz ve cesur bir insan olmadığı gibi içkiye düşkünlüğü, ters ilişkileri ile ordunun olağanüstü nefretini elde etmiştir. Yeniçeriler Sultan Selim’den bahsederken sarhoş, ayyaş gibi benzetmeler kullanırlar. Aslını söylemek gerekirse bu Safiye’nin işine gelir. Çünkü Murat’ı yeniçerileri ayaklandırmak, bir isyan çıkarmalarını sağlamak maksadıyla kışkırtır.
Selim’in tahta geçmesi için yapılan kutlama merasimlerinde yeniçeriler ayaklanır fakat Sokullu’nun üstün kabiliyetleri aracılığıyla ve askerlere verilen yeni imtiyazlar ile birlikte ki bunların içinde evlennmelerinin serbest bırakılması gibi maddelerde mevcuttur. İsyan bastırılır. Safiye planlarının gerçekleşmemesine çok kızar ve Murat’ın yanına Manisa’ya gitmeyi reddeder. Sarayda kalarak kendisini iç ve dış politikada, askerlerin yapacağı seferler ve hazine hususunda daha da ilerletmeye başlar. İlk önce Sokullu’nun planlarını ögrenmek ister.
Sokullu Paşanın en büyük ideali Akdeniz ve Kızıldenizi birleştirecek bir kanal yapmaktır. Böylelikle kısa bir su yolu ile Hindistan’dan Çin’e kadar olan bölge hatta daha ilerisi kontrol altına alınabilir. Bu amaç ile çıkılan sefer sonunda, askerlerin arasına sokulan nifak tohumları, Padişah Selim’in beceriksizliği ile birleşince büyük bir bozguna uğranılır ve Astragon ölür.
Osmanlı İmparatorluğu’nda kadınlar saltanatının en acımasız isimlerinden bir tanesi. Çünkü III. Murad’ın 100’ü aşkın çocuğunun pek çoğunun katledilme emrini vermiş. Bunun bunun yanında, tıpkı kayınvalidesi gibi devlet işlerinde Venedik yanlısı bir tutum izlemiş. Kendisine verilen rüşvet ve armağanlerin dönemin resmi kaynaklarına kadar yansıması da bir diğer önemli özelliği. Ve belki de en etkileyici olanı, senelerca sürdürdüğü sefanın sonrasında Eski Saray’a gönderilip, orada gücünü tamamen yitirmiş bir biçimde yapayalnız ölmesi.
Bir önceki yazımız olan Wildcard-Joker Oyuncusunun Hikayesi Seri 2 – Marie Lu başlıklı kitabımızda Wildcard-Joker Oyuncusunun Hikayesi Seri 2, Wildcard-Joker Oyuncusunun Hikayesi Seri 2 ekitap indir ve Wildcard-Joker Oyuncusunun Hikayesi Seri 2 ekitap oku ile ilgili bilgiler verilmektedir.
