Tarih Kitapları
İbn Fazlan Seyahatnamesi Pdf indir
İbn Fazlan Seyahatnamesi pdf indir, PDF kitap indirme sitemizde TÜRKÇE sayfadan oluşan İbn Fazlan Seyahatnamesi kitabı 328 olarak çıkarılmıştır. Ahmed Bin Fazlan tarafından kaleme alınan İbn Fazlan Seyahatnamesi isimli kitap 9786050662610 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatındadır. İbn Fazlan Seyahatnamesi kitabını 22.09.2020 numarası ile sorgulayabilir ve satın alabilirsiniz. İbn Fazlan Seyahatnamesi pdf oku indir.
İbn Fazlan Seyahatnamesi pdf indir
Bu kitapta “İBN FAZLÂN SEYAHATNÂMESİ”nden başka şu ekler bulunmaktadır:
1. Ebû Dülef’in RİSÂLE’sinin Türk ülkeleriyle alakalı kısmının tercümesi,
2. Mervezî’nin eserinin Türklerle alakalı bâbının tercümesi,
3. Klasik İslâm Kaynaklarına Göre Eski Türklerin dini ve Şaman Kelimesinin Menşei,
4. Türklerin İslâmlaşması ve Ortaçağ Arap Dünyasındaki Rolleri,
5. Salahaddin Eyyûbî Devrinde Kuzey Afrika’da Türkler.
Hicrî 308 (920-921 m.) yılı dhadiselerinda İslâmiyet’i yeni kabul etmiş olan Etil (Volga) Bulgarları hükümdarı İlteber Almuş, Abbasî halifesi Muktedir-billâh’a, Abdullah b. Baştû el-Hazarî adında birini elçi göndermişti. Bulgar hükümdarı bu elçi ile gönderdiği bir mektupta, halifeden hükümdarlığının meşruiyetinin tanınmasını, Bulgarlara İslâmiyet’i öğretecek fakihler ve muallimler gönderilmesini, Hazarlara karşı müdafaada kullanılacak bir kalenin inşaatında harcanmak için para yardımında bulunulmasını istemekteydi. Bunun üzerine halife, Bulgar hükümdarına istediği şeyleri götürecek cevabî bir elçi heyetinin gönderilmesini kararlaştırdı. Elçilik heyetinin tertiplenmesi ve gönderilmesi için Saray Ağası Nezîr el-Haramî vazifelendirildi. Nezîr el-Haramî gerekli çalışmaları yaptıktan sonra elçilik vazifesine kendi azadlısı Sevsen el-Rassî’yi tâyin etti. Onun maiyyetine, elçilik heyetinin gideceği ülkeleri iyi tanıyan Tegîn el-Türkî ve Bâris el-Saklâbî adlarında, hilâfet sarayında bulunan iki vazifeliyi verdi.
Bulgarlara giden bu elçilik heyetinde, halife ve veziri adına gönderilen mektupları okumakla, armağanleri vermekle, fakihlere ve muallimlere başkanlık etmekle görevli Ahmed b. Fazlân adında bir divan kâtibi de bulunmaktaydı. Bağdadlı büyük bir aileye mensub olan bu zâtın yaşamı ile ilgili eserinde verilen bilgilerden başka herhangi bir malûmata sahip değiliz. Eserinden anlaşıldığına göre, onun elçilik heyetindeki yeri Sevsen el-Rassî’den de mühimdi. Bu sefaret esnasında birinci derecede rol oynamış olan bu kâtip (İbn Fazlân) geçtikleri yerlerde gördüklerini ve başlarına gelenleri kaydetmiş, Bağdad’a döndükten sonra sefaretin cereyanını, elçilik heyetinin geçtiği ülkelerin idarelerini, dinlerini, yaşayış tarzlarını ve âdetlerini anlatan son derece mühim bir eser kaleme almıştır. Onun bu kitabı yazmasının en büyük sebebi, önceden hilâfet sarayında gördüğü Türklerin, Türk ülkeleri ile ilgili anlattıkları enteresan şeylerin ve gördüklerinin gerek kendisi, gerekse muhiti üzerinde uyandırdığı merak olmalıdır. Kitapta anlattığı gibi o, önceden Tegîn’den ve yaşadığı muhitte bulunan Türklerden Türk ülkeleri ile ilgili bazı bilgiler edinmişti. El-Rihle (Seyahatnâme) adını verdiği ve İbn Fazlân’ın iyi bir gözlemci ve üslûpçu olduğunu gösteren bu eser, Türk tarihi yönünden çok mühim kaynaklardan biridir. Açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, bu eserde eski Türklere ve kuzey ülkelerine dâir verilen bilgilerin doğruluğu diğer Ortaçağ müelliflerinin ve yakın günlerdeki seyyahların yazdıklarıyla doğrulanmaktadır. Bunun yanında, Bulgar ülkesinde gördüğü bazı şeyler ile ilgili verdiği bilgilerde olduğu gibi, hadiseleri anlatırken bazı mübalâğalara kaçmıştır.
1. Ebû Dülef’in RİSÂLE’sinin Türk ülkeleriyle alakalı kısmının tercümesi,
2. Mervezî’nin eserinin Türklerle alakalı bâbının tercümesi,
3. Klasik İslâm Kaynaklarına Göre Eski Türklerin dini ve Şaman Kelimesinin Menşei,
4. Türklerin İslâmlaşması ve Ortaçağ Arap Dünyasındaki Rolleri,
5. Salahaddin Eyyûbî Devrinde Kuzey Afrika’da Türkler.
Hicrî 308 (920-921 m.) yılı dhadiselerinda İslâmiyet’i yeni kabul etmiş olan Etil (Volga) Bulgarları hükümdarı İlteber Almuş, Abbasî halifesi Muktedir-billâh’a, Abdullah b. Baştû el-Hazarî adında birini elçi göndermişti. Bulgar hükümdarı bu elçi ile gönderdiği bir mektupta, halifeden hükümdarlığının meşruiyetinin tanınmasını, Bulgarlara İslâmiyet’i öğretecek fakihler ve muallimler gönderilmesini, Hazarlara karşı müdafaada kullanılacak bir kalenin inşaatında harcanmak için para yardımında bulunulmasını istemekteydi. Bunun üzerine halife, Bulgar hükümdarına istediği şeyleri götürecek cevabî bir elçi heyetinin gönderilmesini kararlaştırdı. Elçilik heyetinin tertiplenmesi ve gönderilmesi için Saray Ağası Nezîr el-Haramî vazifelendirildi. Nezîr el-Haramî gerekli çalışmaları yaptıktan sonra elçilik vazifesine kendi azadlısı Sevsen el-Rassî’yi tâyin etti. Onun maiyyetine, elçilik heyetinin gideceği ülkeleri iyi tanıyan Tegîn el-Türkî ve Bâris el-Saklâbî adlarında, hilâfet sarayında bulunan iki vazifeliyi verdi.
Bulgarlara giden bu elçilik heyetinde, halife ve veziri adına gönderilen mektupları okumakla, armağanleri vermekle, fakihlere ve muallimlere başkanlık etmekle görevli Ahmed b. Fazlân adında bir divan kâtibi de bulunmaktaydı. Bağdadlı büyük bir aileye mensub olan bu zâtın yaşamı ile ilgili eserinde verilen bilgilerden başka herhangi bir malûmata sahip değiliz. Eserinden anlaşıldığına göre, onun elçilik heyetindeki yeri Sevsen el-Rassî’den de mühimdi. Bu sefaret esnasında birinci derecede rol oynamış olan bu kâtip (İbn Fazlân) geçtikleri yerlerde gördüklerini ve başlarına gelenleri kaydetmiş, Bağdad’a döndükten sonra sefaretin cereyanını, elçilik heyetinin geçtiği ülkelerin idarelerini, dinlerini, yaşayış tarzlarını ve âdetlerini anlatan son derece mühim bir eser kaleme almıştır. Onun bu kitabı yazmasının en büyük sebebi, önceden hilâfet sarayında gördüğü Türklerin, Türk ülkeleri ile ilgili anlattıkları enteresan şeylerin ve gördüklerinin gerek kendisi, gerekse muhiti üzerinde uyandırdığı merak olmalıdır. Kitapta anlattığı gibi o, önceden Tegîn’den ve yaşadığı muhitte bulunan Türklerden Türk ülkeleri ile ilgili bazı bilgiler edinmişti. El-Rihle (Seyahatnâme) adını verdiği ve İbn Fazlân’ın iyi bir gözlemci ve üslûpçu olduğunu gösteren bu eser, Türk tarihi yönünden çok mühim kaynaklardan biridir. Açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, bu eserde eski Türklere ve kuzey ülkelerine dâir verilen bilgilerin doğruluğu diğer Ortaçağ müelliflerinin ve yakın günlerdeki seyyahların yazdıklarıyla doğrulanmaktadır. Bunun yanında, Bulgar ülkesinde gördüğü bazı şeyler ile ilgili verdiği bilgilerde olduğu gibi, hadiseleri anlatırken bazı mübalâğalara kaçmıştır.