Çocuk Kitapları
Dünyanın Son Yumurtası Pdf indir
Dünyanın Son Yumurtası pdf indir, PDF kitap indirme sitemizde TÜRKÇE sayfadan oluşan Dünyanın Son Yumurtası kitabı 48 olarak çıkarılmıştır. Ahmet Önel tarafından kaleme alınan Dünyanın Son Yumurtası isimli kitap 9786257343251 dilinde ve Kitap Kağıdı ebatındadır. Dünyanın Son Yumurtası kitabını 01.04.2022 numarası ile sorgulayabilir ve satın alabilirsiniz. Dünyanın Son Yumurtası pdf oku indir.
Dünyanın Son Yumurtası pdf indir
Usta yazar Ahmet Önel’den, kendi ellerimizle büyüttüğümüz biricik mutluluklarımız ve akıp giden günlerin içindeki güzellikler için kıymetli bir hatırlatma. Işıl ışıl ufak sevinçlerden yapılma bir masal…
Bahtiyar amca, yeşilin içindeki minicik evinde yalnız yaşamaktadır. Bir sabah, aç karnının sesini dinleyip mutfağa yönelir fakat orada başka bir ses daha duyar. Bomboş buzdolabından çıkardığı son yumurta ona seslenmektedir. Üstelik iddiasına göre kendisi, dünya üzerindeki son yumurtadır. Öyleyse onu kırıp omlet yapmak olur mu hiç?
Bahtiyar amcanın günleri yeni bir dostla şenlenmiştir artık. En tatlı sohbetler, keyifli mi keyifli gezintiler her gün onları bekler. Derken ummadıkları bir şey olur…
Bahtiyar amca çalışma odasına dalmış, şu boya kutusunun kapağını bir kez daha açmış, ince fırçalarına dokunmuş.
“Hadi bakalım ufak dostlarım” diye seslenmiş onlara. “Güzel bir uğraş şimdi bizleri bekliyor.”
Ardından hararetli bir çalışma başlamış. Aynı zamanda özen ve dikkat isteyen bir çalışmaymış bu. Aradan uzun bir süre geçmiş ve… Evet, artık Yumurcan’ın dünyaya pırıl pırıl bakan bir çift gözü varmış. Elbette bir de gülümsediği zaman tüm yüzüne yayılan o kocaman ağzı.
“Burnum da pek şirin olmuş” demiş Yumurcan.
“Onu istediğin gibi küçücük yaptım Yumurcan.”
“Küçük ama bütün çiçeklerin kokusunu alabiliyorum” demiş Yumurcan. Bahtiyar amcaya teşekkür etmiş.
Eh, bu mühim sorun da çözüldüğüne göre iki dostun keyifli yaşamı başlayabilir, ne dersiniz? “Nasıl eğlenecekler?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Birlikte gezip dolaşacaklar, sohbet edecekler, başka canlılarla selamlaşacak, sokak aralarında oyunlar oynayan çocukları seyredecekler. Az bir eğlence mi bütün bunlar? Bahtiyar amca bunları söylemiş Yumurcan’a. Yumurcan da çok sevinmiş tabi ki.
***
Günlük gezilerini birlikte yapıyorlar, komşu bahçelerdeki değişiklikleri yine birlikte gözlemliyorlarmış. “Şu ceviz ağacını gördün mü?” diyormuş Bahtiyar amca örneğin. “Son bir iki gün içinde nasıl da yeşillere büründü! Dallarını nasıl da yaprak bastı…” Yumurcan onun gösterdiği ağaca merakla bakıyor, arkadaşının fark ettiği bu değişimden haberdar olamadığı için kendisine kızıyormuş. “Çevremize daha dikkatli bakmalıyız anlaşılan” diye düşünüyormuş şimdi. Gözlem dikkat gerektirir. Sevdiğimiz her şeyde gerçekleşen değişimin farkında olmak, onu önemsediğimizin de bir göstergesidir.
Bahtiyar amca, yeşilin içindeki minicik evinde yalnız yaşamaktadır. Bir sabah, aç karnının sesini dinleyip mutfağa yönelir fakat orada başka bir ses daha duyar. Bomboş buzdolabından çıkardığı son yumurta ona seslenmektedir. Üstelik iddiasına göre kendisi, dünya üzerindeki son yumurtadır. Öyleyse onu kırıp omlet yapmak olur mu hiç?
Bahtiyar amcanın günleri yeni bir dostla şenlenmiştir artık. En tatlı sohbetler, keyifli mi keyifli gezintiler her gün onları bekler. Derken ummadıkları bir şey olur…
Bahtiyar amca çalışma odasına dalmış, şu boya kutusunun kapağını bir kez daha açmış, ince fırçalarına dokunmuş.
“Hadi bakalım ufak dostlarım” diye seslenmiş onlara. “Güzel bir uğraş şimdi bizleri bekliyor.”
Ardından hararetli bir çalışma başlamış. Aynı zamanda özen ve dikkat isteyen bir çalışmaymış bu. Aradan uzun bir süre geçmiş ve… Evet, artık Yumurcan’ın dünyaya pırıl pırıl bakan bir çift gözü varmış. Elbette bir de gülümsediği zaman tüm yüzüne yayılan o kocaman ağzı.
“Burnum da pek şirin olmuş” demiş Yumurcan.
“Onu istediğin gibi küçücük yaptım Yumurcan.”
“Küçük ama bütün çiçeklerin kokusunu alabiliyorum” demiş Yumurcan. Bahtiyar amcaya teşekkür etmiş.
Eh, bu mühim sorun da çözüldüğüne göre iki dostun keyifli yaşamı başlayabilir, ne dersiniz? “Nasıl eğlenecekler?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Birlikte gezip dolaşacaklar, sohbet edecekler, başka canlılarla selamlaşacak, sokak aralarında oyunlar oynayan çocukları seyredecekler. Az bir eğlence mi bütün bunlar? Bahtiyar amca bunları söylemiş Yumurcan’a. Yumurcan da çok sevinmiş tabi ki.
***
Günlük gezilerini birlikte yapıyorlar, komşu bahçelerdeki değişiklikleri yine birlikte gözlemliyorlarmış. “Şu ceviz ağacını gördün mü?” diyormuş Bahtiyar amca örneğin. “Son bir iki gün içinde nasıl da yeşillere büründü! Dallarını nasıl da yaprak bastı…” Yumurcan onun gösterdiği ağaca merakla bakıyor, arkadaşının fark ettiği bu değişimden haberdar olamadığı için kendisine kızıyormuş. “Çevremize daha dikkatli bakmalıyız anlaşılan” diye düşünüyormuş şimdi. Gözlem dikkat gerektirir. Sevdiğimiz her şeyde gerçekleşen değişimin farkında olmak, onu önemsediğimizin de bir göstergesidir.