Tarih Kitapları
Cumhuriyet’in Öncesinde ve Sonrasında Said Nursi’nin Doğru Bilinen Yanlış Yönleri Pdf indir
Cumhuriyet’in Öncesinde ve Daha sonra Said Nursi’nin Doğru Bilinen Yanlış Yönleri pdf indir, PDF kitap indirme sitemizde 121 sayfadan oluşan Cumhuriyet’in Öncesinde ve Daha sonra Said Nursi’nin Doğru Bilinen Yanlış Yönleri kitabı Karton Kapak olarak çıkarılmıştır. Ahmet Atalay tarafından kaleme alınan Cumhuriyet’in Öncesinde ve Daha sonra Said Nursi’nin Doğru Bilinen Yanlış Yönleri isimli kitap TÜRKÇE dilinde ve 14 x 19 cm ebatındadır. Cumhuriyet’in Öncesinde ve Daha sonra Said Nursi’nin Doğru Bilinen Yanlış Yönleri kitabını 9786052074435 numarası ile sorgulayabilir ve satın alabilirsiniz. Cumhuriyet’in Öncesinde ve Daha sonra Said Nursi’nin Doğru Bilinen Yanlış Yönleri pdf oku indir.
Cumhuriyet’in Öncesinde ve Daha sonra Said Nursi’nin Doğru Bilinen Yanlış Yönleri pdf indir
Ahir zaman yaklaştı ki şimdilerde hocadan, hacıdan yahut dini bütün bir müminden din düşmanı, münafık, vatan haini, ırz ve namus düşmanı çıkmaz/çıkamaz diye bir kaide kalmadı. İçinde yaşadığı devlete karşı şayet olumsuz davranışları varsa, yıkıcı ve bölücüyse, bu hocadır, bu da hacıdır hapse atılamaz, idam edilemez diye dünyanın tüm ülkelerinde böyle bir kanun da yoktur. Dolayısıyla insan insandır kim olursa olsun, ne olursa olsun her zaman yanılabilir. Vatana ve vatandaşlara karşı affedilmez kusurlar işleyebilirler.
Umarımbu eserimizi okuyanlar hissi duygulara kapılarak, “din âlimine dil uzattı” gibi bir varsayımla bizi yargılamazlar. Hele hele mezhep kurucularının bile eleştiriye tabi tutulduğu asrımızda, bir din âlimini eleştirmek ne ki diye düşünmelidirler. Şayet bu din ulemasının, ülkesi adına yaptığı yanlışları, inanamayacağımız konuşmaları varsa ve bu faaliyetleri kendi bıraktığı verilerine göre gerçekse, bunu beyan etmek, açığa çıkarmak belki de o ülkede yaşayacak olan gelecek nesiller için sevap olarak bile addedilmelidir.
Umarımbu eserimizi okuyanlar hissi duygulara kapılarak, “din âlimine dil uzattı” gibi bir varsayımla bizi yargılamazlar. Hele hele mezhep kurucularının bile eleştiriye tabi tutulduğu asrımızda, bir din âlimini eleştirmek ne ki diye düşünmelidirler. Şayet bu din ulemasının, ülkesi adına yaptığı yanlışları, inanamayacağımız konuşmaları varsa ve bu faaliyetleri kendi bıraktığı verilerine göre gerçekse, bunu beyan etmek, açığa çıkarmak belki de o ülkede yaşayacak olan gelecek nesiller için sevap olarak bile addedilmelidir.