Edebiyat Kitapları

Çıplak Ayaklıydı Gece – Ahmet Ümit PDF indir

Çıplak Ayaklıydı Gece – Ahmet Ümit, pdf kitap bölümümüzde Kasım 2012 senesinde kaleme alınan Çıplak Ayaklıydı Gece – Ahmet Ümit kitabını sizlerle paylaştık. Çıplak Ayaklıydı Gece – Ahmet Ümit kitabının detayları..

Çıplak Ayaklıydı Gece – Ahmet Ümit – Özeti

Çıplak Ayaklıydı Gece – Ahmet Ümit

Çıplak Ayaklıydı Gece – Ahmet Ümit

Lisans / Fiyat: Ücretsiz
Kasım 2012
Eklenme: Haziran 23rd, 2019
Dil: Türkiye
Sayfa: 112
Yazar: Ahmet Ümit
1.021

Ülkenin en kararlı, en özverili, en iyimser çocukları. Sert, acımasız, zalim günler. Zor günlere inat gülümsemelerini korumaya çalışan gençler.

Kahramanlıklar, ihanetler, acılar ve aşklarla dolu romantik bir yaşam. Demokrasi ateşini, diktatörlüğün en karardık zamanında yakmaya çalışanların macerası.

12 Eylül darbesine direnen bireylerin gerçek yaşamlarından çarpıcı öyküler. “Büyük bir çatışma çıkmıştı şehirde. Biz, insanlar, çiçekler, karıncalar, kuşlar, balıklar ve yıldızlar öldürülmesin diye sokaklara renk renk yazılar yazıyor, duvarlara afişler asıyorduk.

Hepimiz gençtik; yaşlı olanlarımız da vardı aramızda ama hepimiz gençtik. Onlar, insanları, çiçekleri, karıncaları, kuşları, balıkları ve yıldızları öldürmek için çıkmışlardı sokağa. Hepsi yaşlıydı; genç olanları da vardı aralarında ama hepsi yaşlıydı. Ve hepsi silahlıydı. 

Şimdi kaçıyorduk işte. Yakalanmamak için, yeniden dövüşebilmek için kaçıyorduk. Belki de bastığımız bu ham toprak İstanbul’un karanlık, suskun sokaklarıydı. Bırakıp geride karımızı, çocuğumuzu, basılacak evimizi terk ediyorduk…”

Nasıl oldu da ayrımına varamadım, anlamıyorum.Dal gibi incecik bir kızdı.Nakışlı beresinden taşan sarı saçları omuzlarına düşer, kumral kirpiklerinin gölgelediği iri gözlerinden hüzünlü bir çekicilik yayılırdı yüzüne. Onu ilk kez okulumuzun ışıklı koridorlarından birinde görmüş ve hemen etkilenmiştim.

Güzel olmasına çok güzeldi, ama beni ona çeken yalnızca güzelliği değildi. Onda senelerca aradığım ve senelerca arayacağım bir şey gizliydi. Daha önceleri ayrımına varamamıştım işte. Ta ki metro istasyonunun üzerindeki o kafede, o dingin ırmağa bakan kırık dökük masada karşılaşıncaya, gözlerindeki o enteresan maviyi görünceye kadar.Düşte mi yaşıyorduk, gerçekte mi?

Bilmiyorum. Belki hem düş, hem gerçekti. Öyle hızla akıyordu ki günler, her şey birbirine karışıyordu. Ayrı ayrı ülkelerden gelmiştik buraya, ama topraklarımız komşuydu birbirine.

Ege’nin ılık suları, biz karşılaşmadan çok önce ıslatmıştı çıplak ayaklarımızı.Dolaştığımız bu yerler ne Selanik’in makadam döşeli dar yollarıydı, nede İstanbul’un kömür kokulu sokakları.

Uzaklarda bıraktığımız güneşin izlerini boşuna arıyorduk, bu yabancı binaların soğuk yüzlerinde.Metro istasyonunun üzerindeki o kafede, o kırık dökük tahta masanın başında onunla karşı karşıya geldiğımda, hiç şaşırmadım, hiç çekinmedim, gözlerimden hiç çapkınlık parıltısı geçmedi. Oysa çok güzeldi, oysa senelerdır onu arıyordum.

Öyle doğaldı ki bakışları, dünyaya geldiğum ufak kenti, ıssız kış denizimi anımsadım.

Sanki güneşli bir serinlikte inmişim kıyısına, ters çevrilmiş mavnalardan birine sırtımı dayamış, kaybolup gitmiştim mavisinde.

“Bu nasıl bir renk?” diye sormayın. Tanımlayamam, istesem bile yapamam bunu.

Bir önceki yazımız olan Kırlangıç Çığlığı – Ahmet Ümit başlıklı kitabımızda Kırlangıç Çığlığı epub indir, Kırlangıç Çığlığı epub oku ve Kırlangıç Çığlığı pdf indir ile ilgili bilgiler verilmektedir.

 

Related Articles

Back to top button