Tarih Kitapları
Bir Uzun Yol’culuk Bahadın-Pöhrek’ten Avrupa’ya Devrimci Mücadele Pdf indir
Bir Uzun Yol’culuk
Bahadın-Pöhrek’ten Avrupa’ya Devrimci Mücadele pdf indir, PDF kitap indirme sitemizde 216 sayfadan oluşan Bir Uzun Yol’culuk
Bahadın-Pöhrek’ten Avrupa’ya Devrimci Mücadele kitabı Karton Kapak olarak çıkarılmıştır. İbrahim Yerden tarafından kaleme alınan Bir Uzun Yol’culuk
Bahadın-Pöhrek’ten Avrupa’ya Devrimci Mücadele isimli kitap TÜRKÇE dilinde ve 13.5 x 19.5 cm ebatındadır. Bir Uzun Yol’culuk
Bahadın-Pöhrek’ten Avrupa’ya Devrimci Mücadele kitabını 9786052602256 numarası ile sorgulayabilir ve satın alabilirsiniz. Bir Uzun Yol’culuk
Bahadın-Pöhrek’ten Avrupa’ya Devrimci Mücadele pdf oku indir.
Bir Uzun Yol’culuk
Bahadın-Pöhrek’ten Avrupa’ya Devrimci Mücadele pdf indir
“Bir Uzun Yol’culuk” birkaç açıdan özgün bir kitap. Birincisi, hadiselerin temel bölümü diğer siyasal anı kitaplarındaki gibi büyük şehirler veya dağlarda değil, bir ufak kasaba ve bu kasabaya bağlı bir köyde yaşanıyor. Yazarın gençliğinde sağın ve MHP’nin kitlesel ve kadrosal gücünün en yoğun olduğu illerden birisi olan Yozgat’ın ufak bir kasabasında, Bahadın’da (ve önceden Sorgun’un bir köyü olan Pöhrek’te) geçirdiği 1970’lerdeki gerilimli senelerdaki antifaşist mücadele kitabın ana temasını oluşturuyor.
Kitabın asıl özgünlüğü ise yazarın bir sosyal-kültürel antropolog olarak bu ufak yörenin toplumsal genetiğini çözümleme çabası. Küçücük bir köyün, kasabanın dahi ne denli kozmopolit olduğunun, bir çok kültürün iç içe meydana geldiğinın canlı tanıklıklarını izliyoruz. Kıyımlardan saklanarak kurtulan Ermeni kız çocuklarının hayatlarını bulacaksınız. Bu bireylerin (bugün artık iyice yaşlanmış olan) çocuklarıyla yapılan görüşmelerle, toplumsal hafızanın derinliklerine doğru adeta bir yolculuğa çıkacaksınız. Eserin bu sosyal antropolojik boyutu, ülkemizdeki siyasal anı kitapları içinde ilklerden birini, belki de ilkini oluşturuyor.
Bunun yanı sıra kitabın sınırlı da olsa Avrupa’da siyasi mülteci olmanın zorlukları ve orada bulunan mücadeleye ilişkin bir kesit sunması ayrı bir zenginliktir. Yazar bu yaşananlara rağmen dünyaya geldiğu topraklara sırtını dönmüyor ve 1990’lı senelerdan ibu yana köyüne, kasabasına dostlarıyla birlikte destek olmaya, orada bulunan yaşamı dönüştürme çabasına devam ediyor. Bu arkadaş topluluğunun ve yöre bireylerinın bütünleşmesi, örnek alınacak derinlikte bir tablo ortaya koyuyor. Eğer bu kitap böylesi saygıdeğer bir çabaya ve onun arka planındaki tarihe bir nebze de olsa dikkat çekmeyi başarırsa amacına bi hayli fazla ulaşmış olacaktır.
Kitabın asıl özgünlüğü ise yazarın bir sosyal-kültürel antropolog olarak bu ufak yörenin toplumsal genetiğini çözümleme çabası. Küçücük bir köyün, kasabanın dahi ne denli kozmopolit olduğunun, bir çok kültürün iç içe meydana geldiğinın canlı tanıklıklarını izliyoruz. Kıyımlardan saklanarak kurtulan Ermeni kız çocuklarının hayatlarını bulacaksınız. Bu bireylerin (bugün artık iyice yaşlanmış olan) çocuklarıyla yapılan görüşmelerle, toplumsal hafızanın derinliklerine doğru adeta bir yolculuğa çıkacaksınız. Eserin bu sosyal antropolojik boyutu, ülkemizdeki siyasal anı kitapları içinde ilklerden birini, belki de ilkini oluşturuyor.
Bunun yanı sıra kitabın sınırlı da olsa Avrupa’da siyasi mülteci olmanın zorlukları ve orada bulunan mücadeleye ilişkin bir kesit sunması ayrı bir zenginliktir. Yazar bu yaşananlara rağmen dünyaya geldiğu topraklara sırtını dönmüyor ve 1990’lı senelerdan ibu yana köyüne, kasabasına dostlarıyla birlikte destek olmaya, orada bulunan yaşamı dönüştürme çabasına devam ediyor. Bu arkadaş topluluğunun ve yöre bireylerinın bütünleşmesi, örnek alınacak derinlikte bir tablo ortaya koyuyor. Eğer bu kitap böylesi saygıdeğer bir çabaya ve onun arka planındaki tarihe bir nebze de olsa dikkat çekmeyi başarırsa amacına bi hayli fazla ulaşmış olacaktır.