Dostoyevski’nin ilk dönem öyküleri… Daha önce paylaştığımız Beyaz Geceler ve İkiz gibi uzun öykülerden sonra Dostoyevski, kısalı uzunlu bir dizi metin kaleme almıştı. Yazarın sürgün dönüşü öncesi yazdığı öykülerin tamamı, böylece, bu öykü kitabıyla birlikte yeniden çevrilip Klasikler dizisinde yerini almış oluyor.

“Dokuz Mektuplu Roman”, “Yufka Yürek” gibi ünlü öykülerin de olduğu bu kitap, Dostoyevski’nin gençlik senelerında edebiyata bakışını, etkilendiği kaynakları, konu edindiği meseleleri göster­mesi yönünden çok önemli. Bu öykülerde, sonraki senelerda ya­zacağı Suç ve Ceza, Karamazov Kardeşler gibi büyük romanların işaretleri var. Bilhassa uyumsuz kişiliklerin, deliliğin sınırında yaşayanların, toplumsal konum ve mevki meselesiyle kavgalı karakterlerin olduğu öykülerde Gogol’ün etkisi iyice hissedilirken, Dostoyevski’nin yazar kimliğinin halen oturmadığı da gözlemleniyor.

Dostoyevski, bu romanında, saf ve büyük bir aşkın öyküsünü anlatıyor. Şiirsel bir hava içinde geçen öyküde, ateşli bir ruh coşkunluğunun canlı bir anlatımını bulacaksınız.

Dünyanın en büyük birkaç romancısından biri sayılan Dostoyevski’nin ünlü romanları yanında kısa ve uzun öyküleri de mevcuttur ve bunlar da o ünlü romanları kadar kıymetlidir. İşte bu ciltte size onlardan ikisini paylaşmak istedik. Yufka yürekli, saf ve ölesiye iradesiz, ama delicesine de aşık bir gencin yürek parçalayıcı halini korkunç bir tahlil gücüyle anlatır yazar birinci öyküsünde. Onun yanında toplum içinde bencil ve düzenbaz bir soytarılıkla işini yürütmeye çalışan bir adamın kendinden de düzenbaz bir şefin oyunu karşısında yere serilişi, ilk öykü ile tam bir çelişki halindedir.