Takibat Tehcir ve İmha Osmanlı İmparatorluğu’nda 1912-1922 Yıllarında AnadoluampHıristiyanlarına Yönelik Yaptırımlar Pdf indir
Takibat Tehcir ve İmha
Osmanlı İmparatorluğu’nda 1912-1922 Yıllarında Anadolu
ampHıristiyanlarına Yönelik Yaptırımlar pdf indir, PDF kitap indirme sitemizde TÜRKÇE sayfadan oluşan Takibat Tehcir ve İmha
Osmanlı İmparatorluğu’nda 1912-1922 Yıllarında Anadolu
ampHıristiyanlarına Yönelik Yaptırımlar kitabı Karton Kapak olarak çıkarılmıştır. Tessa Hofmann tarafından kaleme alınan Takibat Tehcir ve İmha
Osmanlı İmparatorluğu’nda 1912-1922 Yıllarında Anadolu
ampHıristiyanlarına Yönelik Yaptırımlar isimli kitap 9789753441377 dilinde ve 13.5 x 21 cm ebatındadır. Takibat Tehcir ve İmha
Osmanlı İmparatorluğu’nda 1912-1922 Yıllarında Anadolu
ampHıristiyanlarına Yönelik Yaptırımlar kitabını 01.01.2013 numarası ile sorgulayabilir ve satın alabilirsiniz. Takibat Tehcir ve İmha
Osmanlı İmparatorluğu’nda 1912-1922 Yıllarında Anadolu
ampHıristiyanlarına Yönelik Yaptırımlar pdf oku indir.
Takibat Tehcir ve İmha
Osmanlı İmparatorluğu’nda 1912-1922 Yıllarında Anadolu
ampHıristiyanlarına Yönelik Yaptırımlar pdf indir
1908’i Anadolu’nun kadim halkları büyük umutlarla karşılasalar da, 1908 Anadolu’nun kadim halkları yönünden bir aldatmacadır. Anayasal reform kelimeleri sorunu geleceğe yayarak çürütmeye yöneliktir. Çürütme sürecinde fırsat bulunduğunda sorun ortadan kaldırılır.
Sorun çözmek bu coğrafyanın halkları için her zaman tehlikelerle doludur. Bu coğrafyada ne zaman tanzimat, ıslahat ve reform sözcükleri telaffuz edilse arkasından bir toplu katliam gelmektedir. 19.Yüzyılın başından ibu yana reform sürecindeki toplu katliamların kronolojisine incelediğimizde kurbanların sayısı milyonlarla ifade edilmektedir.
Osmanlı Parlamentosundaki Rum milletvekilleri tarafından daha 1910’da hükümete sunulan muhtıranın girişi çok erken tarihli bir umut kırıklığını ifade etmesinin yanında Jöntürk yönetiminin maskesinin düşmesini ifade eder:
Maalesef, hemen Anayasa’nın ilanından sonra, Osmanlı İmparatorluğu’undaki diğer uluslara yönelik en içten ve en kardeşçe duygular içinde olmamaktan kaynaklanan sayısız olay, Rumların umutlarını kırmaya yardım etti ve etmektedir…
Anayasanın ilk iki yılı boyunca Hıristiyan unsurların açık bir biçimde zararına olan Jöntürkler’in yaptıkları şeylerin güncel bir anlatısı olan bu belgenin sonuç bölümünde Rum unsurların özelinde Hıristiyan unsurların maruz kaldığı muameleyi özetlemektedirler:
…Bütün bu davranışlar, Rum ulusal bilincinde bir kanaati kesinleştirmektedir; Rum halkı köleleşmiş bir halk olarak görülmektedir, kimin daha aşağı bir pozisyonda tutulacağı Hükümetin dahili politikasının amaçlarından biridir; tam da istibdat rejimi altındaki gibi, bu politika, Rum halkındaki güven eksikliğini ve onun gelişmesini engelleme eğilimini devam ettiriyor. Şimdi her zamankinden daha fazla, Rumlar’ı, “ulusal” Türkleştirme politikasına maruz bırakmak için Anayasa’daki “Osmanlı Milleti” terimini kullanmaya yönelik bir eğilim var.