Osmanlıda Bir Köle (Brettenli Michael Heberer’in Anıları 1585-1588) – Michael Heberer Von Bretten PDF indir
Osmanlıda Bir Köle (Brettenli Michael Heberer’in Anıları 1585-1588) – Michael Heberer Von Bretten, pdf kitap bölümümüzde Ekim 2016 senesinde kaleme alınan Osmanlıda Bir Köle (Brettenli Michael Heberer’in Anıları 1585-1588) – Michael Heberer Von Bretten kitabını sizlerle paylaştık. Osmanlıda Bir Köle (Brettenli Michael Heberer’in Anıları 1585-1588) – Michael Heberer Von Bretten kitabının detayları..
Osmanlıda Bir Köle (Brettenli Michael Heberer’in Anıları 1585-1588) – Michael Heberer Von Bretten – Özeti
Osmanlıda Bir Köle (Brettenli Michael Heberer’in Anıları 1585-1588) – Michael Heberer Von Bretten
Almanya’nın Bretten şehrinden Michael Heberer, 1583 senesinde Akdeniz’de Osmanlılara esir düştü.
Yıllarca Osmanlı kadırgalarında forsa olarak kürek çekti. Esaretinin bir bölümü İstanbul’da geçti. Fidye karşılığı azatlığını kazandıktan sonra Galata ve sur içinde İstanbul’un sokaklarını keşfe çıktı.
Anıları 1610’da Heidelberg’te yayınlandı. Bu anılar 393 yıl sonra, kıymetli Osmanlı tarihçisi Suraiya Faroqhi’nin ön sözüyle okurların karşısına çıkıyor.
Kadırgada forsa yaşamı, deniz savaşları, Osmanlı hamamları, Müslüman ve Rum kadınların giyimleri, Kaptan-ı Derya Kılıç Ali Paşa, amirallik kadırgasının denize indirilişi, limanda cayır cayır yanan bir kadırga, şehirde veba salgını, Bedesten’de ticaretin zenginliği, İstanbul’un sokakları, 1811’de yıkıldığı için hiç göremediğimiz Arkadios Sütunu, günümüzün Galatasaray Lisesi’nin atası sayılabilecek olan Galata Sarayı Ocağı ve nihayet padişahın ava çıkışı?
İşte Heberer’in anılarından bu av sahnesi: “Nihayet Türk Hükümdarı şahane görünümü ve görkemiyle uzakta belirdi. En önde yeniçerilerin komutanı güzel bir ata binmiş olarak geliyordu. Atın eğer takımı altın kaplamaydı ve kıymetli taşlarla bezenmişti, giysisi altın ve gümüş tellerle işlenmiş çiçekli bir kumaştan yapılmıştı ve başında çok güzel, bembeyaz, kocaman bir tuğ vardı.
Onun peşinden belki yüz kadar yeniçeri gelmekteydi. Daha sonra üç yüksek rütbeli bey bunları izledi. Hepsi sırma işlemeli kıyafetleri ve kavuklarıyla çok haşmetli görünüyorlardı.Bunların arkasından hükümdar gelmekteydi. Vezirin solunda ilerliyordu. Üzerinde altın iplikle dokunmuş bir giysi vardı ve olağan üstü güzel bir ata binmişti. Eğer ve koşum takımları hiçbir ölçüye sığmayacak kadar kıymetliydi. Kavuğun üzerindeki tuğ tıpkı siyah kırlangıçların tüylerine benziyordu.
Tuğun etrafı kıymetli taşlarla çevriliydi. Ama hükümdar tuğu aşağıya doğru döndürmüştü. Hükümdarın bunun yanında, elli adım kadar mesafede kırk uşak koşturmaktaydı. Bunların üzerinde çok gösterişli, el işi giysiler vardı, eteklerinin her iki ucunu yukarı kıvırmışlardı. Uşaklar halkın hükümdara elli altmış adımdan fazla yaklaşamamasını sağlayarak ona yol açıyorlar, öte yandan da “sauli, sauli” [savulun, savulun] diye bağırıyorlardı?
Bir önceki yazımız olan Wildcard-Joker Oyuncusunun Hikayesi Seri 2 – Marie Lu başlıklı kitabımızda Wildcard-Joker Oyuncusunun Hikayesi Seri 2, Wildcard-Joker Oyuncusunun Hikayesi Seri 2 ekitap indir ve Wildcard-Joker Oyuncusunun Hikayesi Seri 2 ekitap oku ile ilgili bilgiler verilmektedir.