Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi pdf indir, PDF kitap indirme sitemizde 192 sayfadan oluşan Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi kitabı Karton Kapak olarak çıkarılmıştır. Fahri Tuna tarafından kaleme alınan Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi isimli kitap TÜRKÇE dilinde ve 13.5 x 21 cm ebatındadır. Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi kitabını 9786057674029 numarası ile sorgulayabilir ve satın alabilirsiniz. Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi pdf oku indir.
Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi pdf indir
Kalbim Sizde Kaldı, Ey Kadim Şehirler!
Türkçe bin senedir Anadolu topraklarında, altı yüz elli senedir de Balkanlar’da yaşıyor. Dini, dili, ırkı ne olursa olsun; bu topraklar Türkçe ile yoğrulmuş, Türkçe ile gülmüş, Türkçe ile ağlamış. İnsanlar Türkçe doğup Türkçe ölmüşler. Şehirler de öyle tabii ki.
Şiir olmuş bu topraklarda, şehirleri şiirleştirmiş Osmanlı.
Nice kadim şehri aynen korumuş, ihtiyaç gördüğü her yere yeni camiler, medreseler, hanlar, köprüler serpiştirerek. Yakmamış yıkmamış, aksine; yaşamış, yaşatmış!
“İyi insanlar” açmış gül bahçelerinde asırlardır. Minarelerden gelen ezan sesleri kiliselerin çan sedalarına karışmış. Karışmış, kaynaşmış…
Osmanlı şehirlerinde her şehir “kendisi” olmuş, herkesin “kendisi” olduğu gibi. Herkes kendisi kalmış, “bir bütünün özgün bir parçası” olarak.
Her şehir, Osmanlı kanaviçesinin özgün bir rengi kalmış. Zira Osmanlı medeniyeti ilmek ilmek, eser eser, vakıf vakıf dokumuş tezgâhında bu şehirleri.
Gittim, yaşadım, gördüm. Kulak kesildim sırlarına. Tanıştık, ahbap olduk onlarla. Neler anlattılar, neler: Osmanlı şehirleri ne besteler terennüm ediyor, onlara kalbini açana.
Kalbim onlarda kaldı, yalnız. Okuyunca sizin de kalabilir, diyeyim baştan.
Bu kitapta, Osmanlı medeniyetinin izlerini devam ettiğim bu kırk şehrin portresini okuyacak, nabzını tutacaksınız. Anadolu’dan Balkanlar’a; Mardin’den Mostar’a, Konya’dan Kırcaali’ye, Urfa’dan Üsküp’e.
Kuru bir nostalji kitabı değil tabi ki bu eser. Okura sorumluluk da yükleyecek; bu şehirleri yaşamak ve yaşatmak gibi.
Türkçe bin senedir Anadolu topraklarında, altı yüz elli senedir de Balkanlar’da yaşıyor. Dini, dili, ırkı ne olursa olsun; bu topraklar Türkçe ile yoğrulmuş, Türkçe ile gülmüş, Türkçe ile ağlamış. İnsanlar Türkçe doğup Türkçe ölmüşler. Şehirler de öyle tabii ki.
Şiir olmuş bu topraklarda, şehirleri şiirleştirmiş Osmanlı.
Nice kadim şehri aynen korumuş, ihtiyaç gördüğü her yere yeni camiler, medreseler, hanlar, köprüler serpiştirerek. Yakmamış yıkmamış, aksine; yaşamış, yaşatmış!
“İyi insanlar” açmış gül bahçelerinde asırlardır. Minarelerden gelen ezan sesleri kiliselerin çan sedalarına karışmış. Karışmış, kaynaşmış…
Osmanlı şehirlerinde her şehir “kendisi” olmuş, herkesin “kendisi” olduğu gibi. Herkes kendisi kalmış, “bir bütünün özgün bir parçası” olarak.
Her şehir, Osmanlı kanaviçesinin özgün bir rengi kalmış. Zira Osmanlı medeniyeti ilmek ilmek, eser eser, vakıf vakıf dokumuş tezgâhında bu şehirleri.
Gittim, yaşadım, gördüm. Kulak kesildim sırlarına. Tanıştık, ahbap olduk onlarla. Neler anlattılar, neler: Osmanlı şehirleri ne besteler terennüm ediyor, onlara kalbini açana.
Kalbim onlarda kaldı, yalnız. Okuyunca sizin de kalabilir, diyeyim baştan.
Bu kitapta, Osmanlı medeniyetinin izlerini devam ettiğim bu kırk şehrin portresini okuyacak, nabzını tutacaksınız. Anadolu’dan Balkanlar’a; Mardin’den Mostar’a, Konya’dan Kırcaali’ye, Urfa’dan Üsküp’e.
Kuru bir nostalji kitabı değil tabi ki bu eser. Okura sorumluluk da yükleyecek; bu şehirleri yaşamak ve yaşatmak gibi.
Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi kitap özeti
Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi pdf oku
Osmanlı Medeniyetinin İzinde 40 Şehir Portresi Pdf indir
