Felsefenin Öyküsü – Will Durant, pdf kitap bölümümüzde Haziran 2014 senesinde kaleme alınan Felsefenin Öyküsü – Will Durant kitabını sizlerle paylaştık. Felsefenin Öyküsü – Will Durant kitabının detayları..
Felsefenin Öyküsü – Will Durant – Özeti
Felsefenin Öyküsü – Will Durant
Aynı zamanda medeniyet tarihçisi olan Durant; Platon’dan başlayarak, Aristo, Bacon, Spinoza, Voltaire, Kant, Schopenhauer, Spencer, Nietzsche, Bergson, Russell ve nihayet Dewey gibi büyük filozofları inceleyen bu felsefe tarihinde, ünlü filozofların felsefeleriyle birlikte yaşam öykülerini belli bir tarih, beşerî durum ve uygarlık düşüncesi içinde konu alıyor, felsefe tarihini zevkle okunur ve kolay anlaşılır bir biçimde okuyucuya ulaştırıyor.
I. Eflâtun’a Giriş
Avrupa haritasına bakacak olursanız Yunanistan’ı, eğri büğrü parmaklarını Akdeniz’e uzatan bir iskelet eli sanırsınız. Bir pençeyi andıran bu el, güneye doğru uzanarak M.Ö. 2000 senesinde Girit adasında doğan uygarlık ve kültürü avcuna alıvermiş.
Doğusunda, Eflâtun öncesi çağlarda, zanâat ve ticaret fâaliyetleriyle kaynaşan Ön Asya, batısında birbiri sonrasında Yunan sömürgelerinin kurulduğu İtalya, ardından Sicilya ve İspanya; en uçta da, her benim diyen deniz kurdunun geçmeyi göze alamadığı “Herkül Sütunları” adı verilen bugünkü Cebelitarık vardı. Kuzeydeyse, o zamanki adları Teselya, Epiros ve Makedonya olan uygarlıktan bi hayli uzak, barbar bölgeler uzanıyordu.
Homeros ve Perikles çağındaki Yunanistan’ın dehâlarını doğuracak kuvvetli insan sürüleri, ya bu bölgelerden çıkıp veya buraları geçerek gelmişlerdi.
Yunanistan, birbirini izleyen koy ve körfezleriyle deniz, dağlar ve tepeleriyle kara önüne geçerinin doğal bölgelere ayırdığı bir toprak parçasıdır. O günlerde yolculuk ve ulaştırma çok çetin ve tehlikeli olduğundan, her adanın halkı, kendi kendine yeten iktisadî hayat düzenini, devlet şeklini, türlü kuruluşlarını, lehçelerini, dînini ve kültürünü oluşturup geliştirmişti.
Bunlar Lokris, Beotia, Ahaya, Arkadia, Mesenya, (Isparta’sıyle) Lakonya, (Atina’sıyle) Atika gibi etkili topraklarla çevrelenmiş bir veya iki şehirlik topluluklardı.
II. Sokrat (Sokrates)
İlkçağ heykel kalıntıları içinden bize kadar gelen büstüne bakılırsa Sokrat, yakışıklı olmaktan çok uzak, bir filozof için bile aşırı çirkindi:
Dazlak bir kafa, koca değirmi bir yüz, göz çukurlarına kaçmış sabit bakışlı gözler, nice sofra sohbetlerine konu olan yassı, tumturaklı bir burunla bu baş, filozofların en ünlüsünün değil de, adeta bir hamalındı. Ama büste bir kere daha bakacak olursak, taşın çıplaklığının ardında bu alçak gönüllü düşünürün, kendisini Atina’nın en seçkin delikanlılarına sevdiren şefkâtiyle, yapmacıktan uzak sadeliğini görürüz Hakkındaki bilgimiz az da olsa Sokrat’ı, aristokrat Eflâtun’dan, veya ağır başlı bir filozof ve bilim adamı olan Aristo’dan daha iyi tanıyoruz.
Onun, siyasal karışıklıklara kulak asmadan, sırtından hiç eksik etmediği hırkasıyle pazaryerinde dolaşarak, gözüne kestirdiklerini yakalayıp söze tutuşunu; gerek gençleri, gerekse bilim adamlarını etrafında toplayarak bazı terimleri tanımlamasını, aradan 2300 yıl geçmesine rağmen hâlâ gözümüzde canlandırabilinmekte.
Bir önceki yazımız olan Günahın Üç Rengi – Gülseren Budayıcıoğlu başlıklı kitabımızda Günahın Üç Rengi ekitap indir, Günahın Üç Rengi ekitap oku ve Günahın Üç Rengi pdf indir ile ilgili bilgiler verilmektedir.
