Edebiyat Kitapları
Armağan Pdf indir
Armağan pdf indir, PDF kitap indirme sitemizde 184 sayfadan oluşan Armağan kitabı Karton Kapak olarak çıkarılmıştır. Celal Kadri Kınoğlu tarafından kaleme alınan Armağan isimli kitap TÜRKÇE dilinde ve 13 x 19.5 cm ebatındadır. Armağan kitabını 9786258401400 numarası ile sorgulayabilir ve satın alabilirsiniz. Armağan pdf oku indir.
Armağan pdf indir
Celal Kadri Kınoğlu’nun ilk romanı: Armağan. Yazarının, kızına sunduğu armağandan alıyor adını.
Hayatını altmış metrekarelik salonunda, kitaplar arasında geçirmiş bir adamın gazeteye ilan vermesiyle başlıyor hikâye. Ama öyle bilindik ilanlardan değil: bir asistan ilanı! Unutmak istemiyor bu adam. Okuduklarını, izlediklerini, dinlediklerini… Biriktirdiklerini. İstiyor ki hatırlasın, “genç asistanı” hatırlatsın ona hepsini. İstiyor ki bir sanat eseriymişçesine yaşadığı yaşamı gerçekten de bir sanat eserine dönüşsün, kitaplaşsın. Okunsun, bilinsin, hatırlansın.
Kınoğlu, sanata ve sanatçılara bir saygı duruşunda yer alıyor romanında; edebiyatın, felsefenin, müziğin anlam kattığı yaşamı, yine onların imkânları içerisinde anlamlandırmayı arzuluyor.
“‘Evet, beyefendi. Asistanınız sizi dinliyor. Yürümek…’
‘Birisiyle yürümek?’
‘Benimle.’
‘Hafifletiyor. Anlatmak istiyorsunuz. İçinizde, düşüncelerinizin derinliklerinde uyuyan şeyler hareketlenmeye başlıyor. Gülüşmenin sıcaklığında cesaret buluyorsunuz. Mutlu bir itiraf gibi. Sevildiğiniz için affedileceğinize dair inancınız tam. Onun koluna girip caddelerde süzülmek, vitrinde kendi yansımanızı görüp o an var olmanın, yaşamın tadını çıkarmak… Sorulara hızla yanıt verebilmek… Yapabilirim duygusuna yeniden kavuşmak. Kalbinizdeki boşluğun dolması. Karlar altında kalmış bir ağacın yumuşak bir rüzgârla hafiflemesi. Derin bir nefes alıp, bunu unutmamam lazım diye geçirmek içinden…’ ”
Hayatını altmış metrekarelik salonunda, kitaplar arasında geçirmiş bir adamın gazeteye ilan vermesiyle başlıyor hikâye. Ama öyle bilindik ilanlardan değil: bir asistan ilanı! Unutmak istemiyor bu adam. Okuduklarını, izlediklerini, dinlediklerini… Biriktirdiklerini. İstiyor ki hatırlasın, “genç asistanı” hatırlatsın ona hepsini. İstiyor ki bir sanat eseriymişçesine yaşadığı yaşamı gerçekten de bir sanat eserine dönüşsün, kitaplaşsın. Okunsun, bilinsin, hatırlansın.
Kınoğlu, sanata ve sanatçılara bir saygı duruşunda yer alıyor romanında; edebiyatın, felsefenin, müziğin anlam kattığı yaşamı, yine onların imkânları içerisinde anlamlandırmayı arzuluyor.
“‘Evet, beyefendi. Asistanınız sizi dinliyor. Yürümek…’
‘Birisiyle yürümek?’
‘Benimle.’
‘Hafifletiyor. Anlatmak istiyorsunuz. İçinizde, düşüncelerinizin derinliklerinde uyuyan şeyler hareketlenmeye başlıyor. Gülüşmenin sıcaklığında cesaret buluyorsunuz. Mutlu bir itiraf gibi. Sevildiğiniz için affedileceğinize dair inancınız tam. Onun koluna girip caddelerde süzülmek, vitrinde kendi yansımanızı görüp o an var olmanın, yaşamın tadını çıkarmak… Sorulara hızla yanıt verebilmek… Yapabilirim duygusuna yeniden kavuşmak. Kalbinizdeki boşluğun dolması. Karlar altında kalmış bir ağacın yumuşak bir rüzgârla hafiflemesi. Derin bir nefes alıp, bunu unutmamam lazım diye geçirmek içinden…’ ”